Volkan Demir’den, Türkiye'deki KOBİ'lerin Sorunları ve Çözüm Önerileri

27.11.2024

CHP Ticaret Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Volkan Demir, "KOBİ'ler (Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler), Türkiye ekonomisinin kalbinde yer alıyor ve istihdamın büyük bir kısmını sağlıyor. Ancak düşük teknoloji kullanımı, finansmana erişim zorlukları, karmaşık mevzuat ve dijitalleşme eksikliği gibi sorunlarla mücadele ediyorlar" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Volkan Demir, sosyal medya hesabından paylaştığı videoda, Türkiye'deki KOBİ'lerin karşılaştığı zorlukları ve bu zorluklara yönelik çözüm önerilerini ele aldı.

Demir; finansal desteklerden dijitalleşmeye, AR-GE teşviklerinden mevzuat kolaylaştırmalarına kadar yapılması gereken reformların önemine değindiği ve KOBİ’lerin sürdürülebilir bir geleceğe nasıl adım atabileceğini anlattığı konuşmasında şunları söyledi:

"Merhaba; bugün sizlerle KOBİ’leri konuşmak istiyorum, yani küçük ve orta büyüklükteki işletmeleri. KOBİ’lerin sorunlarını ve o sorunlara olan çözüm önerilerimizi paylaşmak istiyorum.

KOBİ’ler dünya ekonomisinde çok önemli bir paya sahip olduğu kadar ülkemiz ekonomisinde de çok önemli paya sahiptir. Yani girişimlerin yüzde99'undan fazlası aslında KOBİ’dir. Türkiye'deki toplam istihdamın yüzde 71'inden fazlasını da KOBİ’ler sağlamaktadır. Bu anlamda bakıldığında KOBİ’ler ülke ekonomisi için çok önemlidir.

KOBİ’lerin içerisindeki detayları incelediğimizde de yüzde 91'inden fazlasının mikro işletmeler olduğunu görüyoruz. Mikro işletmeler ve KOBİ’ler toplam olarak değerlendirildiğinde çok fazla ekonomik çeşitliliğe sahiptir. Yani ekonominin her alanında neredeyse faaliyet göstermektedir. Ancak onları sıkıntıya sokan son zamanlardaki iflasların yani kepenk kapatmaların artmasıdır.

Türkiye'deki KOBİ’ler incelendiğinde çoğunluğunun yüksek teknolojili ürün üretmediğini ve yüksek teknolojili sektörlerde çalışmadığını görüyoruz. Bu kısa vadede KOBİ’ler için büyük bir risk. Onun için KOBİ’lerin orta ve uzun vadeli ekonomik ve yapısal reformlarla yüksek teknolojili ürün üretmeye ve yüksek teknolojili sektörlerde yoğunlaşmasına olanak sağlamalıyız.

Bu konuda birlikte politikalar üretmeliyiz. Bu politikalar üretilmediği zaman KOBİ’ler son 30 yılda son 40 yılda olduğu gibi hâlâ düşük teknolojili sektörlerde faaliyet göstermeye devam edecek ve devamlı risklerle karşı karşıya kalacaktır.

KOBİ’lerin karşılaştığı sorunların başında finansmana erişim gelmektedir. Çünkü Türkiye'deki KOBİ’lerin işletme sermayesi bulunmamaktadır. En ufak ekonomik zorluklarda kırılgan hale gelmekte ve finansman zorluklarıyla karşı karşıya kalmaktadır.

Bir diğer zorluk KOBİ’lerin mevzuatının ve bürokrasisinin çok fazla olmasıdır. Karışık ve karmaşık bir mevzuat ve düzenleme çerçevesinde KOBİ’ler faaliyetlerine devam ediyor. Ayrıca KOBİ’lerdeki dijitalleşmenin yetersizliği ve kurumsal yönetim eksiklikleri KOBİ’lerin karşı karşıya kaldıkları sorunların başlarında gelmektedir.

Peki çözüm önerilerimiz ne?

Çözüm önerilerimizin başında şu var: KOBİ’lerin finansmana erişimi kolaylaştırılmalıdır. Nasıl kolaylaştırılmalıdır? KOBİ’ler için özel düşük faizli ve kredi garanti programları geliştirmelidir. Bu programlar şu anda yeterli değildir. Çünkü KOBİ’lerin krediye erişecek yeterli teminatları dahi bulunmamaktadır. Dolayısıyla kırılgan bir ekonomik grup olan KOBİ’lerin acilen korunmaya ihtiyacı vardır.

Bir diğer önerimiz KOBİ’ler için kredi dışındaki alternatif finansman kaynaklarının geliştirilmesidir. Bu konuda en önemli araç KOBİ’lere yatırım alınmasıdır, KOBİ’lere yatırımcıların girmesidir. Ancak bu konuda KOBİ’lerin yönetim hakimiyetini kaybetme endişeleri halka açılma maliyetlerinin yüksek oluşu kayıt dışı ekonominin yarattığı rekabet zorlukları KOBİ’leri endişeye sevk etmektedir. Bu konularda KOBİ’lerin endişelerini giderici politikalar geliştirilmelidir. KOBİ’ler için finansal okuryazarlık programları acilen devreye alınmalıdır. Çünkü finansal okuryazarlık risk yönetimi gibi KOBİ eğitim programları KOBİ’lerin karşı karşıya kalacakları riskleri özellikle finansal riskleri etkin bir şekilde yönetmelerine katkı sağlayacaktır.

KOBİ’lerin dijitalleşmesi ve teknoloji kullanımı teşvik edilmelidir. Çünkü dijitalleşen KOBİ verimli olur. Çünkü dijitalleşen KOBİ rekabet edebilir. Hem kendi sektöründe hem de dünyadaki rakipleriyle rekabet etme şansı olabilir. Ancak KOBİ’lerin dijitalleşme ve teknoloji kullanımı konusundaki karşı karşıya kaldığı zorluk yüksek maliyetler ve bu konuda yeterince tecrübelerinin olmayışıdır. KOBİ’ler için dijital altyapı ve teknoloji yatırımları acilen devreye alınmalıdır. Bölgesel teknoloji merkezleri KOBİ’ler için faydalı olacak bir model önerimizdir. Mevzuatın basitleştirilmesi ve bürokratik engellerin kaldırılması gerekmektedir. Yenilikçilik ve AR-GE faaliyetleri için kobilere destek ve teşvikler verilmelidir. Ancak bu destek ve teşvikler verildikten sonra etki analizleri iyi yapılmalıdır. Yani verilen teşviklerin etkili olup olmadığı anında dinamik olarak tespit edilmelidir. Unutmamalıyız ki ülkemizdeki işletmelerimiz ülkemizin milli servetidir. Milli servetimizi kaybetme lüksümüz yok. Biraz önce sıraladığım yapısal reformlar ile birlikte milli servetimizi hep beraber korumalıyız."